Donnie Darko (2001) | Film Eleştirisi
Anlaması ve
anlatması zor bir film izleyiciyi nasıl bu kadar etki altında bırakabilir?
Donnie Darko bunu yapmakla kalmıyor aynı zamanında bir puzzle parçaları gibi
hikayeyi merak etmemizi, izledikçe farkedilen ayrıntılarla filmi anlamamızı ve
anladıkça daha da sevmemizi sağlıyor.
Yönetmen Richard Kelly’nin o sırada
sadece yirmi altı yaşında olmasına rağmen yarattığı kurguyu ve bu birçok alt
metine sahip senaryoyu tertemiz bir şekilde sahneye aktarımıyla çıtayı çok
yükseğe çıkarmış. Film boyunca izlediğimiz olayların aslında hepsinin paralel
evrende gerçekleştiğini ve kelebek etkisi oluşturan bu olayların sonucunda
Donnie Darko’nun kendisini feda ederek birçok hayatı kurtardığını ancak filmin
sonunda gerçek/birincil evreni gördüğümüzde anlıyoruz. Aslında filmdeki hiçbir
karakter rastgele orada değil, hepsinin Donnie’nin görevini yirmi sekiz gün
içerisinde gerçekleştirmesi için ona eşlik etmelerinde ayrı sebepleri var. Fakat
hepsinin söyleyebilecekleri sınırlı, adeta benden öğrenebileceklerin bu kadar
diyerek -Örneğin fizik öğretmeninin işini kaybetmesinden korkarak (fizik
kitabını Donnie’ye verdikten yani kurgu adına görevini yaptıktan sonra) işini
kaybetmemek için daha fazla bilgi veremeyeceğini söylemesi – yeri geldiğinde
geri kalanını bizim ve Donnie’nin hayal gücüne bırakıyorlar.
Tüm bunlar gerçek
miydi, yoksa izlediğimiz her şey ana karakterin şizofrenik dürtülerinin ürünü
mü diye düşünürken farkettiğim ilk ayrıntı Frank’in tavşan kılığında olması ve
aynı Alice Harikalar Diyarı’ndaki Tavşan’ın Alice’e kılavuzluk yaptığı gibi
Frank’in de Donnie’yi yönlendirmesiydi, tek fark onların paralel evrene
geçmeleri için boyutlarını değiştirmelerine gerek yoktu. Evet evrenler arası
geçerken her iki hikayede de ana evrende hata çıkmaması adına fedakarlıklar
yapmak gerekiyordu; fakat bu fedakarlığı bu hikayede Alice’in aksine Donnie bir
şurupla boyut değiştirerek değil, ona verilen görevi tamamlayarak yapıyordu. Filmin
her diyalogunda hikayeyi amacına ulaştıran bir ipucu bulmak mümkün. Örneğin
Gretchen’ın Donnie’ye isminin bir süper kahraman ismine benzediğini söylemesi
gibi.
Gretchen: Donnie Darko? Ne biçim bir isim bu böyle?
Bir çeşit süper kahraman veya buna benzer bir şey adı gibi..
Donnie: Sana olmadığımı düşündüren nedir?
Donnie: Sana olmadığımı düşündüren nedir?
Aslında bu yirmi
sekiz günlük (ki sanıyorum gerçek evrende çok daha kısa bir süre) yanılsamanın
dışında onlar hiç tanışamayacaktı. Çünkü Donnie Darko, Gretchen ve Frank’de
dahil olmak üzere kendisini feda ederek bir çok kişinin -evrenin- hayatını
kurtaracaktı.
Donnie Darko çok
yönlü ve ana karakterinin yanı sıra bir çok yardımcı karaktere sahip bir film.
Bir yandan sorunlu bir teenager hikayesi tadı veriyor bir yandan da aksine ağır
bir bilim kurgu – gerilim yapıtı. Bu geçişte filmin müzik listesinin büyük rol
oynadığı su götürmez bir gerçek. Soundtrack filmde önemli bir yer kaplıyor. Son
sahnede Donnie hikayesini noktalarken -kitapta yazdığı gibi metal kalıntıyı
(evlerine düşen jet motoru) yok ederken- Mad World çalmasaydı sahne amacına bu
kadar ulaşır mıydı soru işareti. Dönemin teknolojik kapasitesine ve ortalama
bütçesine göre ise film bilim kurgu adına yeterli seviyede geliştirilebilmiş.
Zaten ilginç bir şekilde izlerken filmden büyük bir mesaj almak için odaklanmak
veya filmde gerçekten ne oluyor diye çözmekle uğraşmaktan efektler çok güçlü mü
yapmacık mı olmuş diye düşünmeye fırsat olmuyor. Tüm bunlardan seksenler
gençliğinin ayrı bir keyif alacağı kesin.
Her ne kadar
sorunlu bir genç olsa da bundan çok daha fazlası olan Donnie Darko’nun
hikayesinden etkilenmemek ve daha fazla ayrıntıyı öğrenmek için istek duymamak
mümkün değil.
Deniz Başaran
24.11.19 | 16.30
Yorumlar
Yorum Gönder